İrtica Yorumları

Milli İradeye Saygı Paneli (15 Nisan 2007)

MİLLİ İRADEYE SAYGI PANELİ-2007

AÇIŞ KONUŞMASI 

Değerli  misafirler; bilim, fikir ve devlet adamı kimlikleri ile toplantımıza anlam katan konuşmacı konuklarımız; muhterem hanımefendiler, basınımızın değerli temsilcileri ve derneğimizin mensupları, ?Milli İradeye Saygı Panelimize? hoş geldiniz. Toplantımızı şereflendirdiniz. Şahsım ve Adaleti Savunanlar Derneği mensupları adına, teşekkürlerimi arz ederim. 

2007 DEVLETİMİZİN HAYATINDA ÖNEMLİ BİR YIL OLACAKTIR:

2007 yılı, Cumhurbaşkanlığı ve hemen arkasından, Milletvekilliği Genel Seçimlerini, içinde barındırdığından, ülkemizin yönetiminin belirlendiği ve fevkalade önemli gelişmelere gebe, bir yıl hüviyetini taşımaktadır. 

Bunun için, Düşüncelerimizi ve desteğimizi, tam vaktinde ortaya koyabilmek ve sürece destek ve katkımızı belirtmek için bu paneli düzenlemiş bulunuyoruz.

Devamını oku: Milli İradeye Saygı Paneli (15 Nisan 2007)

28 Şubat 10 Yaşında (M. Baydemir ile röportaj) (20 Ocak 2007)

28 ŞUBAT ON YAŞINDA

 

28 Şubat post-modern darbesinin üzerinden 10 yıl geçti. Bu süreçte çok sayıda insanın canı yanarken, ülke büyük bir buhran yaşadı. Halkın demokratik yollarla iktidara taşıdığı bir parti kapatılırken, İmam Hatiplerin üniversiteye girişinde kısıtlamalar ile orta kısımlarının kapatılması ve başörtüsü yasağı gibi çağdışı uygulamalar bu dönemden sonra uygulandı. Aslında ifade edildiğinin aksine Türkiye ne İHL?lerde veya başörtüsünde ve hatta parti kapatmalarla ilk defa karşılaştı. Geçmiş dönemde yaşanan birçok darbe ardından yine benzeri şeyler yaşanmıştı. Bu darbelerin gerçekleşmesi sırasında iktidarda olanlar ülkeyi germek, halkı kışkırtmak ve özgürlüklerin kısıtlanmasında başrol oynayan olarak görüldüler. Oysa darbeciler ve sempatizanları bu süreçte hep yer aldıkları rollerle, ?Hırsızın hiç mi suçu yok? bile dedirtmediler

Devamını oku: 28 Şubat 10 Yaşında (M. Baydemir ile röportaj) (20 Ocak 2007)

ASDER'in 4. Kongresi (26 Kasım 2006)

4. Olağan Genel Kurul Açış Konuşması

a.Giriş :

Değerli  konuklarımız, derneğimizin değerli mensupları, muhterem hanımefendiler ve basınımızın değerli temsilcileri, ASDER olarak yeni bir kongrede huzurunuzdayız. Adaleti savunanlar Derneğinin ?4. Olağan Genel Kurul Toplantısı?na hoş geldiniz. Toplantımızı şereflendirdiniz. Şahsım ve derneğimiz adına teşekkürlerimi bildiririm.

Değerli Konuklar, Derneğimizin üyeleri için 10 yıl öncesini düşünmeden bu günün değerini anlamak mümkün değildir. Fevkalade zor günlerdi.

Devamını oku: ASDER'in 4. Kongresi (26 Kasım 2006)

28 Şubat Dokuz Yaşında (26 Şubat 2006)

DARBELERİN KARANLIĞINDA KAYBOLAN DEĞERLERİMİZ PANELİ

AÇIŞ KONUŞMASI

(26 Şubat 2006) 

Adnan Tanrıverdi               Emekli Tuğgeneral

Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Gnl.Bşk. 

DARBENİN HEDEFİ MANEVİ DEĞERLERİMİZDİ 

28 Şubat 1997  Müdahalesinin üzerinden 9 yıl geçti.

Devamını oku: 28 Şubat Dokuz Yaşında (26 Şubat 2006)

İdeolojik Devlet Yargı Korumasında (Öğretmen Aytaç Kılıç Hakkındaki Danıştay Kararının Düşündürdükleri) (13 Şubat 2006)

İDEOLOJİK DEVLET YARGI KORUMASINDA

(Öğretmen Aytaç Kılınç Hakkındaki Danıştay Kararının Düşündürdükleri)

30 Ağustos 1996 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetlerinden kadrosuzluk nedeniyle emekliye sevk edilmiştim. Silahlı Kuvvetlerin içinde büyük bir tasfiye harekâtı başlatılmıştı. Eşinin başı örtülü veya kendisi dini vecibelerini yerine getiriyor diye bir kısım subay/astsubay sakıncalı personel kategorisine alınıyordu. Bu personel kritik kabul edilen görevlere verilmiyordu. Askeri okullarda bulunanlar, mesleği öğretmen bile olsa kıtalara, idarî görevlere atanıyorlardı. Komutanlık makamları benzeri personelden esirgeniyordu. Bu personel üzerinde yoğun bir baskı başlamıştı. Tesettürlü subay/astsubay eşlerinin askerî lojmanlara giriş çıkışları zorlaştırılıyor, akraba ve yakınları lojman nizamiyelerinden döndürülüyordu. İnancı nedeniyle sakıncalı durumuna sokulan personelin çoğuna amirleri tarafından ?Eşin başını açsın, sen de elinde içki kadehi ile bir toplantıya katıl, senin sakınca dosyanı yok edelim.? tarzında ikaz ve baskılar uygulanıyordu. Hatta, inancı nedeniyle başını açmayan eşini, boşamasını tavsiye edenler dahi vardı. Sakıncalı kategorisine sokulan insanlar hakkında, menfi işlem yapmayan amirler hakkında da sakıncalı işlemi yapılacağı bildirilerek, amirler de baskı altında bulunduruluyordu.

Devamını oku: İdeolojik Devlet Yargı Korumasında (Öğretmen Aytaç Kılıç Hakkındaki Danıştay Kararının...